Engin Fırat: Süper Lig'de şampiyon olmanız bile uluslararası saygınlık için yeterli değil
Engin Fırat: Süper Lig'de şampiyon olmanız bile uluslararası saygınlık için yeterli değil
Engin Fırat: Süper Lig'de şampiyon olmanız bile uluslararası saygınlık için yeterli değil
Haber Giriş Tarihi: 26.04.2025 12:42
Haber Güncellenme Tarihi: 26.04.2025 12:42
Kaynak:
DHA
Gürsoy OLCA/ İSTANBUL, (DHA)- KARİYERİ boyunca pek çok takımda antrenörlük görevinde bulunan ve son olarak Kenya Milli Takımı’nı çalıştıran Engin Fırat, “Türk hocaların yurt dışına açılması için öncelikle Avrupa kupalarında dikkat çeken sonuçlar elde etmesi gerekiyor. Türkiye Süper Ligi’nde şampiyon olmanız bile uluslararası saygınlık için yeterli değil” şeklinde konuştu.Kariyerinde İran ve Moldova Milli Takımlarının yanı sıra bir dönem Fenerbahçe'de de yardımcı antrenörlük yapan Engin Fırat, kariyer yolculuğunun öne çıkan detaylarını ve günümüzdeki Türk Futbolu hakkındaki görüşlerini Demirören Haber Ajansı’na (DHA) değerlendirdi. Fırat değerlendirmelerinde, “Türkiye Süper Ligi’nde şampiyon olmanız bile uluslararası saygınlık için yeterli değil” ifadelerini kullandı.‘TÜRKİYE SÜPER LİGİ’NDE ŞAMPİYON OLMANIZ BİLE ULUSLARARASI SAYGINLIK İÇİN YETERLİ DEĞİL’Uluslararası deneyim açısından aktif Türk teknik direktörler arasında Fatih Terim ile birlikte en çok öne çıkan isimlerden biri olan Fırat, Türk hocaların yurtdışında kendilerine alan açamaması ve büyük bütçeli Türk takımlarının Avrupa kupalarında çeyrek final seviyesini bile görememesini şöyle yorumladı: “Öncelikle şunu net söylemeliyim; yerel ligde başarılı olmak, uluslararası arenada başarıyı garanti etmez. Çünkü o seviyede her şey daha üst düzeyde yürür. Oyuncular, taktikler, tempo, detaylar... Türk hocaların yurt dışına açılması için öncelikle Avrupa kupalarında dikkat çeken sonuçlar elde etmesi gerekiyor. Türkiye Süper Ligi’nde şampiyon olmanız bile uluslararası saygınlık için yeterli değil. Bu noktada da mazeret üretmemek gerekiyor”‘BU KADAR KISITLI İMKÂNLARA RAĞMEN BİZİM TAKIMLARI ELEYEN BU EKİPLER NEYİ BİZDEN DAHA İYİ YAPIYOR?’Düşük bütçeli Avrupa kulüplerinden başarılı örnekler gösteren tecrübeli teknik adam, ‘Bakın, bu sezon Albert Riera, çok düşük bütçeli bir Sloven takımıyla Avrupa’da çeyrek finale yükseldi. Bu, elbette dikkat çekici bir başarı. Üstelik kendilerinden çok daha yüksek bütçeye sahip Başakşehir’i de farklı mağlup ettiler. Asıl sormamız gereken şu: Bu kadar kısıtlı imkânlara rağmen bizim takımları eleyen bu ekipler neyi bizden daha iyi yapıyor? Bu sadece bir teknik direktör sorunu değil, bu bir sistem sorunu” dedi.‘FUTBOLCULUKLA TEKNİK DİREKTÖRLÜK TAMAMEN FARKLI ŞEYLER’Türk teknik direktörlerin yurtdışında görev alabilecek seviyede olup olmadığı hakkında da konuşan Fırat, “Kolay değil. Bugün futbolu bırakan bir oyuncu, “iyi futbolcuydu” diye ertesi gün teknik direktör yapılıyor. Oysa futbolculukla teknik direktörlük tamamen farklı şeyler. Bu iş, öğrenilerek ve zamanla gelişilerek yapılır. Ama bizde bu süreç sağlıklı işlemiyor. Örnek vermek gerekirse: Ben Kenya Milli Takımı’nın başına geçtiğimde, tanınmış eski bir oyuncumuz hâlâ aktif futbolcuydu. Ben Kenya’dan ayrıldığımda ise o kişi, üç ayrı Süper Lig takımında teknik direktörlük yapmıştı. Bu sizce normal mi? Biz teknik direktör yetiştirirken hangi eğitim sürecini, hangi basamakları uyguluyoruz? Her şeyi doğuştan bildiğimizi mi sanıyoruz? Bütçeniz ne kadar büyük olursa olsun, oyuncularınız ne kadar kaliteli olursa olsun, bir yere kadar etkili olur. Temel mesele bilgi, sistem ve planlamadır” değerlendirmesinde bulundu.‘MONTELLA ÇOK İYİ BİR TAKIM KURDU VE BU EKİP GELİŞMEYE DEVAM EDİYOR’Montella’nın Milli Takım için doğru tercih olup olmadığı konusunda da görüşlerini belirten Engin Fırat, “Bana göre Milli Takıma kim başarı getirecekse o gelsin. Montella çok iyi bir takım kurdu ve bu ekip gelişmeye devam ediyor. Ancak dikkat ediyorum, boşa çıkan bazı Türk teknik direktörler, sürekli Montella’yı eleştiriyor. Bunu gündemde kalmak için yapıyorlar. Eğer Montella Türk olsaydı, emin olun bu kadar eleştirilmezdi. Benzer tepkileri ben de başka ülkelerde yaşadım. Montella da bunun farkında ve işine odaklanıyor. Doğru olan da budur” şeklinde konuştu. ‘ÇOK DAHA ZAYIF KADROLARLA DA OLSA BU İSİMLERE KARŞI ÇOĞU ZAMAN İYİ SONUÇLAR ALDIM’Kariyeri boyunca çok sayıda önemli teknik direktöre karşı sahaya çıkan Fırat, kendisini en çok zorlayan hocaları de açıkladı: “Farklı futbol anlayışlarına sahip birçok teknik direktöre karşı oynadım. Ancak modern futbolda genellikle “savunma ustası” yani pragmatist hocalar ön plana çıkıyor. Milli takım seviyesinde bu tarz antrenörler çok daha değerli oluyor çünkü zaman kısıtlı, sistem hızlı oturmalı. Örnek vermek gerekirse:- Didier Deschamps (Fransa): Risk almayı sevmez. Oyun planı çok net ve tamamen skor odaklıdır. En büyük başarısı ise yıldızlarla dolu bir kadroyu ego çatışması yaşatmadan bir takım hâline getirebilmesidir.- Carlos Queiroz (Katar): Tam bir milli takım uzmanı. Takımları kompakt, planlı ve savunma ağırlıklıdır. Rakip analizine çok önem verir. Onun takımlarına karşı oynamak gerçekten zordur.- Roberto Mancini (İtalya): Farklı bir stile sahip. Topa sahip olmayı sever, oyunu domine etmeye çalışır, hücumda çok yönlü opsiyonlar üretir. Elindeki oyuncu kalitesine göre oyun sistemini şekillendirir.- Valeriy Karpin (Rusya): Genç oyunculara şans verir, disiplinli çalışmayı ve fiziksel mücadeleyi ön planda tutar.- Bunun dışında İran Milli Takımı'nın teknik direktörü Amir Ghalenoei’yi de gerçekten beğeniyorum. Takımları fiziksel olarak çok güçlüdür, mücadeleyi asla bırakmazlar. Ancak onu asıl farklı kılan özellik, maç içi müdahaleleri ve oyunu okuma becerisidir. Gerçek anlamda bir stratejisttir. Oyuna yaptığı zamanlı ve etkili hamlelerle fark yaratıyor, maçın gidişatını değiştirebiliyor.Şükürler olsun, çok daha zayıf kadrolarla da olsa bu isimlere karşı çoğu zaman iyi sonuçlar aldım. Dediğim gibi, göze ancak sıra dışı başarılarla batabilirsiniz. Süper Lig şampiyonluğu yetmez”‘BEN ARDA TURAN’I GERÇEKTEN BEĞENİYORUM’Uluslararası arenada başarılı olabilecek yeni nesil Türk teknik direktörler hakkında da görüşlerini ifade eden Fırat, “Evet, ben Arda Turan’ı gerçekten beğeniyorum. TFF 1. Lig’de başlaması ve adım adım ilerlemesi, sabırlı ve bilinçli bir yaklaşım. Bu bence çok önemli. Gelişimini sürdürebilirse, uluslararası arenada başarılı olacağına inanıyorum. Arda iyi bir örnek olacak” şeklinde konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Engin Fırat: Süper Lig'de şampiyon olmanız bile uluslararası saygınlık için yeterli değil
Engin Fırat: Süper Lig'de şampiyon olmanız bile uluslararası saygınlık için yeterli değil
Gürsoy OLCA/ İSTANBUL, (DHA)- KARİYERİ boyunca pek çok takımda antrenörlük görevinde bulunan ve son olarak Kenya Milli Takımı’nı çalıştıran Engin Fırat, “Türk hocaların yurt dışına açılması için öncelikle Avrupa kupalarında dikkat çeken sonuçlar elde etmesi gerekiyor. Türkiye Süper Ligi’nde şampiyon olmanız bile uluslararası saygınlık için yeterli değil” şeklinde konuştu.Kariyerinde İran ve Moldova Milli Takımlarının yanı sıra bir dönem Fenerbahçe'de de yardımcı antrenörlük yapan Engin Fırat, kariyer yolculuğunun öne çıkan detaylarını ve günümüzdeki Türk Futbolu hakkındaki görüşlerini Demirören Haber Ajansı’na (DHA) değerlendirdi. Fırat değerlendirmelerinde, “Türkiye Süper Ligi’nde şampiyon olmanız bile uluslararası saygınlık için yeterli değil” ifadelerini kullandı.‘TÜRKİYE SÜPER LİGİ’NDE ŞAMPİYON OLMANIZ BİLE ULUSLARARASI SAYGINLIK İÇİN YETERLİ DEĞİL’Uluslararası deneyim açısından aktif Türk teknik direktörler arasında Fatih Terim ile birlikte en çok öne çıkan isimlerden biri olan Fırat, Türk hocaların yurtdışında kendilerine alan açamaması ve büyük bütçeli Türk takımlarının Avrupa kupalarında çeyrek final seviyesini bile görememesini şöyle yorumladı: “Öncelikle şunu net söylemeliyim; yerel ligde başarılı olmak, uluslararası arenada başarıyı garanti etmez. Çünkü o seviyede her şey daha üst düzeyde yürür. Oyuncular, taktikler, tempo, detaylar... Türk hocaların yurt dışına açılması için öncelikle Avrupa kupalarında dikkat çeken sonuçlar elde etmesi gerekiyor. Türkiye Süper Ligi’nde şampiyon olmanız bile uluslararası saygınlık için yeterli değil. Bu noktada da mazeret üretmemek gerekiyor”‘BU KADAR KISITLI İMKÂNLARA RAĞMEN BİZİM TAKIMLARI ELEYEN BU EKİPLER NEYİ BİZDEN DAHA İYİ YAPIYOR?’Düşük bütçeli Avrupa kulüplerinden başarılı örnekler gösteren tecrübeli teknik adam, ‘Bakın, bu sezon Albert Riera, çok düşük bütçeli bir Sloven takımıyla Avrupa’da çeyrek finale yükseldi. Bu, elbette dikkat çekici bir başarı. Üstelik kendilerinden çok daha yüksek bütçeye sahip Başakşehir’i de farklı mağlup ettiler. Asıl sormamız gereken şu: Bu kadar kısıtlı imkânlara rağmen bizim takımları eleyen bu ekipler neyi bizden daha iyi yapıyor? Bu sadece bir teknik direktör sorunu değil, bu bir sistem sorunu” dedi.‘FUTBOLCULUKLA TEKNİK DİREKTÖRLÜK TAMAMEN FARKLI ŞEYLER’Türk teknik direktörlerin yurtdışında görev alabilecek seviyede olup olmadığı hakkında da konuşan Fırat, “Kolay değil. Bugün futbolu bırakan bir oyuncu, “iyi futbolcuydu” diye ertesi gün teknik direktör yapılıyor. Oysa futbolculukla teknik direktörlük tamamen farklı şeyler. Bu iş, öğrenilerek ve zamanla gelişilerek yapılır. Ama bizde bu süreç sağlıklı işlemiyor. Örnek vermek gerekirse: Ben Kenya Milli Takımı’nın başına geçtiğimde, tanınmış eski bir oyuncumuz hâlâ aktif futbolcuydu. Ben Kenya’dan ayrıldığımda ise o kişi, üç ayrı Süper Lig takımında teknik direktörlük yapmıştı. Bu sizce normal mi? Biz teknik direktör yetiştirirken hangi eğitim sürecini, hangi basamakları uyguluyoruz? Her şeyi doğuştan bildiğimizi mi sanıyoruz? Bütçeniz ne kadar büyük olursa olsun, oyuncularınız ne kadar kaliteli olursa olsun, bir yere kadar etkili olur. Temel mesele bilgi, sistem ve planlamadır” değerlendirmesinde bulundu.‘MONTELLA ÇOK İYİ BİR TAKIM KURDU VE BU EKİP GELİŞMEYE DEVAM EDİYOR’Montella’nın Milli Takım için doğru tercih olup olmadığı konusunda da görüşlerini belirten Engin Fırat, “Bana göre Milli Takıma kim başarı getirecekse o gelsin. Montella çok iyi bir takım kurdu ve bu ekip gelişmeye devam ediyor. Ancak dikkat ediyorum, boşa çıkan bazı Türk teknik direktörler, sürekli Montella’yı eleştiriyor. Bunu gündemde kalmak için yapıyorlar. Eğer Montella Türk olsaydı, emin olun bu kadar eleştirilmezdi. Benzer tepkileri ben de başka ülkelerde yaşadım. Montella da bunun farkında ve işine odaklanıyor. Doğru olan da budur” şeklinde konuştu. ‘ÇOK DAHA ZAYIF KADROLARLA DA OLSA BU İSİMLERE KARŞI ÇOĞU ZAMAN İYİ SONUÇLAR ALDIM’Kariyeri boyunca çok sayıda önemli teknik direktöre karşı sahaya çıkan Fırat, kendisini en çok zorlayan hocaları de açıkladı: “Farklı futbol anlayışlarına sahip birçok teknik direktöre karşı oynadım. Ancak modern futbolda genellikle “savunma ustası” yani pragmatist hocalar ön plana çıkıyor. Milli takım seviyesinde bu tarz antrenörler çok daha değerli oluyor çünkü zaman kısıtlı, sistem hızlı oturmalı. Örnek vermek gerekirse:- Didier Deschamps (Fransa): Risk almayı sevmez. Oyun planı çok net ve tamamen skor odaklıdır. En büyük başarısı ise yıldızlarla dolu bir kadroyu ego çatışması yaşatmadan bir takım hâline getirebilmesidir.- Carlos Queiroz (Katar): Tam bir milli takım uzmanı. Takımları kompakt, planlı ve savunma ağırlıklıdır. Rakip analizine çok önem verir. Onun takımlarına karşı oynamak gerçekten zordur.- Roberto Mancini (İtalya): Farklı bir stile sahip. Topa sahip olmayı sever, oyunu domine etmeye çalışır, hücumda çok yönlü opsiyonlar üretir. Elindeki oyuncu kalitesine göre oyun sistemini şekillendirir.- Valeriy Karpin (Rusya): Genç oyunculara şans verir, disiplinli çalışmayı ve fiziksel mücadeleyi ön planda tutar.- Bunun dışında İran Milli Takımı'nın teknik direktörü Amir Ghalenoei’yi de gerçekten beğeniyorum. Takımları fiziksel olarak çok güçlüdür, mücadeleyi asla bırakmazlar. Ancak onu asıl farklı kılan özellik, maç içi müdahaleleri ve oyunu okuma becerisidir. Gerçek anlamda bir stratejisttir. Oyuna yaptığı zamanlı ve etkili hamlelerle fark yaratıyor, maçın gidişatını değiştirebiliyor.Şükürler olsun, çok daha zayıf kadrolarla da olsa bu isimlere karşı çoğu zaman iyi sonuçlar aldım. Dediğim gibi, göze ancak sıra dışı başarılarla batabilirsiniz. Süper Lig şampiyonluğu yetmez”‘BEN ARDA TURAN’I GERÇEKTEN BEĞENİYORUM’Uluslararası arenada başarılı olabilecek yeni nesil Türk teknik direktörler hakkında da görüşlerini ifade eden Fırat, “Evet, ben Arda Turan’ı gerçekten beğeniyorum. TFF 1. Lig’de başlaması ve adım adım ilerlemesi, sabırlı ve bilinçli bir yaklaşım. Bu bence çok önemli. Gelişimini sürdürebilirse, uluslararası arenada başarılı olacağına inanıyorum. Arda iyi bir örnek olacak” şeklinde konuştu.
Kaynak: DHA
En Çok Okunan Haberler